Sayfalar

16 Aralık 2012 Pazar

EMT-En İyi Materyal Yardımlaşma!

         Teknolojinin hızla ilerlemekte olduğu bir dönemden geçiyoruz. teknolojinin insanların imkanlarını oldukça genişletmekte olduğunu da görüyoruz ve buna karşılık bir takım zararlarını da. Bizim içinde kolaylık sağlayan teknoloji engelli insanlarımız içinde ne kolaylıklar sağlayabilir?
        Günümüze kadar engelliler için birçok materyaller geliştirilmiş olup bunlar onların yaşantılarında engelleri aşmada biraz olsun yardımcı olmuştur. En basitinden bir baston, bit tekerlekli sandalye... Bunlar belki çok büyük bir teknoloji harikası gibi görünmese de örneğin bir tekerlekli sandalye ayağı olmayanlar için ayak, bir baston ise âmâlara göz olmuştur.
         Teknoloji çağında bulunduğumuz üzere engelliler için ne gibi buluşlar yapılmış önce ona bir bakalım;
Konuşan Kameralar
         Kitaplardan gazetelere, dergilerden lokanta mönülerine kadar her yazıyı bir kamera okuyor ve seslendiriyor. Bu buluş bir kitap okumak isteyen görme engelli bir insanımız için gerçekten kayda değerdir.
Yarı Biyonik Cihazlar
         Burda yarı biyonik cihazdan kastediğimiz insanın duyularını anlayabilen bir kol veya bacak gibi buluşlardır. Bu gibi teknolojik cihazlar yeni yeni keşfedilmeye çalışılsa da varlığı bir gerçektir. örneğin; ABD'de kolunu kaybeden bir kişinin kol sinirlerine bir biyonik kol bağlanıp sıcağı soğuğu beyne iletebilen bir cihaz üretilmiştir.
Konuşan Cihazlar
        Yine görme engelliler için konuşan çamaşır makinesi gibi bir çok ev eşyası da üretilmektedir. Finlandiya'da VTT adında  bir şirkette ürettiği konuşan telefon ile bulunduğu yeri, durağı ve gelecek otobüs saatlerine kadar bir bir kişiye ileten cihaz üretmeyi başarmıştır.
Sihirli Baston
         Japonya'daki birtakım mühendisler, görme engellilerin kullandığı bastonu mecazi anlamda dillendirmişlerdir ve bastondaki kamera ile etrafı kişiye anlatan bir cihaz geliştirmişlerdir. Bu baston yaya çizgilerinden de gitmeyi sağlarken aynı zamanda ışıklara bir sinyal gönderip yaya geçişine de izin vermektedir.

        Bunlar ve benzerleri gibi materyallere günümüz teknolojisiyle birlikte devamlı bir yenisi daha eklenmektedir. Konuşan eldivenler, kameralı ayakkabılar konuşan atm'ler gibi engelli insanlarımızın hayattaki eğitimlerini daha çok geliştirmek için girişilmiş çabalardır. Peki imkanımız olsa idi biz ne gibi materyaller geliştirebilirdik? Örneğin benzerine rastlasam da daha teknolojik olarak ürüme engelliler için kumandalı hareket edebilen bir robot üretilebilir. Bu robot kumanda ile istediği yere çağırılabilecek ve kişinin kalkmasında oturmasında gezmesinde ve diğer tüm ihtiyaçlarını karşılamada eşlik edebilecek bir teknoloji harikası olabilir. Bir başka bir örnekte hem görmeyen ve hemde konuşamayan engelliler için cihazlar üretilebilir. Mesela bu ikişi bilgisayarın kamerasına yaptığı bir el işareti ile bilgisayarın müziğini açabilecek başka bir el işareti ile sesini kısabilecek bir teknoloji ürünüde üretilebilir.
     Aslında işin özüne gelecek olur isek üretilen birçok cihaza gerek maddi yönden gerekse uzaklık yönünden ulaşmak oldukça güçtür ki bir çok engelli insanımızda bile tekerli sandalye eksikliği vardır. Bu teknoloji ilerlerken bu açıkları da kapatmalıyız. İleriyi görürken de aynı zamanda bulunduğumuz zamandaki imkanlarla engellilere olanaklar sunmalıyız. Bütün bu buluşların bir kolaylık getirdiği inkar edilemez ama biz en büyük kolaylığı yardımlaşarak yapabiliriz.

18 Kasım 2012 Pazar

EMT - Eğitim Teknolojisinde Gerçekten İleride miyiz?

            Teknoloji denilince akla ilk gelen elektronik eşyalar yani radyo, televizyon, bilgisayar ve benzeri şeylerdir fakat eğitim teknolojisinde insanların eğitiminde faydalı olabilecek her türlü şeylerde bir teknolojidir. İnsanların kültürel süreçte gelişimleri hemen hemen her çağda mevcuttur. Bu gelişimindeki her önemli ilerleme ise teknolojinin gelişiminde öncülük etmiştir ve bu teknolojilerin neredeyse tamamı ise eğitimle ilgilidir.
           İlk zamanlarda bir takım boyama ve çizimlerle başlayan eğitim teknolojisi; alfabeler, kitapların basılması, matbaanın icadı, kütüphanelerin kurulması, elektriğin keşfi, fotoğraf ve hesap makinasının icadı, ilk mekanik bilgisayarın üretilmesi, daktilo, telefon, radyo, televizyonun icadı, cd sürücüler ve günümüz bilgisayarların kullanımına kadar ilerlemiştir.

          Eski çağlardan şimdiki çağlara doğru ilkelden medeniyete anlayışı vardır ama unutulmamalıdır ki insanlarda zeka ve üretkenlik hep olmuştur. Yüz binlerce yıl önce yaşamış uygarlıkların bıraktıkları eserler ve kalıntılar günümüz teknolojisiyle bile çözemediğimiz gerçekler vardır. Piramitler ve stonehenge taşlarının oluşumu gibi birçok eserde eğitim teknolojisinin bir örnekleridir. Piramitlerdeki yapım sırları ve yüzey ölçtlerindeki matematik zeka bize acaba eski çağlarda eğitim ne seviyede idi sorusuna yanıtı bulmamızı zorlaştırıyor. Bir diğer örnek stonehenge taşları. Stonehenge çember halinde yerleştirilmiş büyük taş bloglarından yapılmış bir eser. Ortalama 4.5 metre yüksekliğinde her biri 25 ton ağırlığında ve yaklaşık 30 adet taş bloğundan oluşmuştur. Burada ilginç olan ise çember merkezindeki mavi taş bloglarıdır. Bu taşların nasıl bu şekilde dizilebilmesinden ötürü etrafında çakıl taşı bile bulunmayan bu yerleşim yerine o taşların nasıl getirilmesiydi. Söz konusu mavi taşın kaynağı en yakın 380 km karayolu uzaklığında idi. Bir grup araştırmacı eski koşulları canlandırarak bu taşların nasıl getirildiğini düşünerekten bir çok yöntem denemişse de bir sonuca ulaşamamıştır. Bu yapıtın eğitimle ilgili bir yönü ise yapıtın gökbilimi ile ilgili olması  ve tutulmaları önceden tahmin etmede bir yardımının olması gerçeğidir.
          Bundan 5000 yıl önce yaşamış insanlar da mı ileri teknolojiye ve medeniyete sahipti yoksa biz hâlâ o bilgiye mi sahip değiliz? Bir el çizimi ile Süleymaniye Camii'sini gibi birçok yapıt inşaa eden Mimar Sinan'ın müthiş zekası kaşışısında her türlü teknoloji ve programa sahip bir inşaat mühendisinin aynı yapıyı yapamaması acaba nedendir?
          Şunu unutmamalıyız ki her teknolojik gelişme mutlak bir ilerleme değildir. Teknoloji insanın yerini almamalı sadece yardımcı olmalı. Çünkü herşeyi teknoloji yapmamalı ve insanda kendi bilgi ve becerisini geliştirmek için çaba sarfetmeli.
                                                                                                                             Zübeyir KİLCİ

5 Kasım 2012 Pazartesi

EBT-Web 3.0

Web 3.0 teknolojisinden bahsetmeden önce kısaca 1.0 ve 2.0'a değinelim.

Web 1.0 2.0 3.0 teknolojileri nelerdir?

Web 1.0 tek taraflı bir bilgi kaynağıdır diyebiliriz. İstemciler yani kullanıcılar sadece okuyucuydu ve veri aktarımı sunucudan istemciye doğru idi. Kullanıcılar arasında bir iletişim yoktu. Kullanıcılar internetteki bilgileri sadece okuyabilmekte ve indirebilmekte idi. Web 1.0 insanlar arası etkileşim olmadığından dolayı yetersiz kaldı ve Web 2.0'ın doğmasına sebep oldu. Web 2.0 ile artık kullanıcılar kendi arasında bilgi paylaşımında bulunuyor ve ileitşim kurabiliyordu. Yani sunucu-istemci etkileşiminin yanında istemci-istemci etkileşimi doğdu. Web 2.0 aslında şuan en çok içinde bulunduğumuz ağ ortamıdır. Sosyal ağ siteleri özgür ansiklopediler ve yeni kişisel bloglar ortaya çıkmıştır. Bunun yanında tasarımdada gelişmeler olmuştur. CSS, RSS, XML gibi kodlamalar sosyal ağlarda yerini almıştır.

Web 2.0 Örnekleri

------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------


Yesblogs kendi web sitenizi oluşturmanızı aynı zamanda ise kendi barındırdığı temalar ile tasarımlarını oluşturabilirsiniz. 150 farklı tema içermektedir. Metin editörü ile yazılarını yazabilir, youtube videolarını ekleyebilme kolaylığını sunmuştur. İstediğiniz uzantıda(com,net,org,info vb) siteler oluşturabilirsiniz. Oldukça cazip fiyatta disk alanına sahip. İşte örnek bir yesblogs sitesi http://www.yesblogs.com/blog/


-------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

 PowToon internet üzerinden birbirinden güzel sunumlar ve animasyonlar sağlayabilirsiniz. Bunun yanında kolaylıkla sunumlar, dökümanlar, grafikler, klipler oluşturarak zamandan tasarruf salayabilirsiniz. Hd kalitede animasyon yapıp youtube hesabınıza doğrudan yükleyebilirsiniz. İşte benim yaptığım bir örneği sizlerle paylaşmak istedim.


Buradanda hd kalitede indirebilirsiniz.  Tıklayın

---------------------------------------------------------------------------------------------------------


       İsminden de anlaşılacağı gibi tamamen çocuklara yinelik bir sitedir. Oyunlar, boyama sayfaları, bulmacalar, eğlenceli videolar ve  çocukların yapabileceği birbirinden güzel el sanatları videoları mevcut. Aşağıdaki resimdende anlaşılacağı gibi hiçbir programa ihtiyaç duymadan hazı çizgi resimleri ile boyama yapabilirsiniz.




 Web 3.0

Web 1.0 da sunucu----->istemci demiştik, Web 2.0 da ise istemci<---->istemci demiştik, Web 3.0 da ise istemci------>sunucu olabilecek diyebiliriz. Yanlız insanların birbiri ile iletişimi değil makinalarda artık bizleri anlayabilecek yani teknolojik cihazlar bizim söylediklerimizi yazabilecek, tekrar okuyabilecek ve hatta yorumlayabilecekler.

Yukarıdaki videoda oyuncu baştada söylediğimiz gibi elindeki makine aleti kendisini anlayabiliyo, cevap verebiliyor, hatta yorum bile yapabiliyor. İlk başta hava durumunu istiyor ve anında cevap veriyor. Sonrasında ise restorantları gösteriyor. En son kısımda ise karşılıklı insan muhabbeti gibi muhabbet başlıyor.
-------

Yukarıdaki bir diğer videoda ise şu an piyasada çok rağbet gören telefon firmasının yapmış olduğu bir reklâm gösterisini izlemektesiniz. Telefon çekilen resimleri anında görsel olarak taratıp benzer görüntüler sunabilmekte. Barkod okuyucu sistemi ile istenilen bilgiye ulaşılabilinmekte. Örneğin bir reklam afişinin altındaki barkodu okutup onla ilgili videoya ulaşabilme imkanı bulabilirsiniz. Başka bir örnekte Sınav sorularının cevabını bir barkod ile anında telefonunuzun ekranında görmek mümkün...

28 Ekim 2012 Pazar

EBT-Açık ve Kapalı Kaynak Kodlu İşletim Sistemleri

       Açık ve kapalı kaynak kodlu işletim sistemlerinden bahsetmeden önce açık ve kapalı kaynak kod nedir onu öğrenelim.
       Bir bilgisayar yazılımı oluştururken kullanılan kodların tamamına kaynak kod denir. Programcılar bu yazılımı oluştururken kimseyle paylaşmak istemez ve kodlarının içeriğinin kendileri tarafından bilinmesini isterlerse bu kapalı kaynak kod, paylaşıma açık herkes tarafından görülebilir ve geliştirilebilir bir yazılım olursa bu açık kaynak kod olur.
      Açık kaynak kodun temel düşüncesi basittir. Programcılar bir yazılımın kaynak kodlarını okuyabilir, dağıtabilir, ve kendince değiştirirse yazılım gelişir ve hatalar hızlı giderilir. Tek dezavantajı ise servis olanağı olmamasıdır diyebiliriz. Herkes kaynak kodu istediği şekilde geliştirip kendi bünyesinde kullanabilmektedir. Örneğin Yandex kendi tarayıcısını yakın bir zamanda kullanıma sunmuştur ve kaynak kodları nerdeyse tamamen google chrome tarayıcı ile aynıdır. Google da gelişimi açık kaynak kodlarda görüp Chromium Os ve Android işletim sistemlerini de linux açık kaynak kod tabanında kullanıma sunmuştur.
      Açık kaynak kodlu işletim sistemleri de aynı şekildedir. Açık kaynak kodlu işletim sistemi denilince akla ilk gelen tabiki linux'tır. Linux çok hızlı bir şekilde gelişim göstermektedir. Bu gelişimin en büyük yararı ise kullanıcıların talepleri ve isteklerine göre eksiklerin giderilmesidir.
     Linux'ın avantajları çok fazladır. İlk olarak;
Linux ücretsiz bir işletim sistemidir.
     Bir kişi bilgisayar aldığında her ne kadar sadece bilgisayar donanımına para harcadığını düşünse de  windows'a kesinlikle para vermiştir. Bir windows home premium işletim sistemi 120$ ultimate işletim sistemi ise 250$ civarındadır ama linux işletim sistemi yazılımları ise tamamen ücretsizdir
Linux'ın virus yemesi oldukça zordur.
     Birçok kimse "kodlar gözüküyorsa güvensizdir" mantığını taşımaktadır. Bu mantık tamamen yanlıştır. Örneğin windows kapalı kaynaklı bir işletim sistemidir. Kaynak koduna bizim bilgisayara girdiğimiz bütün bilgi ve verileri gizliden kayıt altına alan bir yazılım bulunsa bundan kimsenin haberi olmayacaktır. Nedeni ise kapalı kaynak kodlu işletim sistemi olmasıdır. Buda tersine açık kaynak kodlu değil kapalı olanı güvensiz kılar. Eğer kapalı kaynak kod diye birşey olmasaydı aslında ne crack olurdu ne virüs diyebiliriz belki. Çünkü hacker'ların mantığıda bu şekildedir aslında. Yaptıkları ters mühendislik uygulayarak kodları açığa çıkarmaktır.
Linux'ta daha fazla programa ihtiyaç duymazsınız.
     Diyelim ki windows kurdunuz ve tam "işte bu kadar" diyecekken bunun daha bir başlangıç olduğunu anlayacaksınız. Örneğin arkadaşınızın biri size doc uzantılı bir dosya attı. Aman Allah'ım ne yapmalı ne etmeli derken internet üzerinden veya bir cd ile office kurmanız gerektiğini öğrenirsiniz. Microsoft office programları ise yine aynı şekilde ücretlidir. "Tamam ya işte bu kadar oh be" diyecekken bir baktınız bir başka pdf uzantılı dosya bu dosyada neyin nesi derken örneğin bir adope reader programı kurmanız gerektiğinin farkına varırsınız. Bunun gibi bir sürü yazılım vs. Ama eğer bir ubuntu kullanıcısıysanız bir web tarayıcısı (Mozilla), bir e-posta yazılımı, yazı ve tablo oluturmak için gerekli yazılımlar, slayt yazılımı, film oynatıcı, müzik oynatıcı, pdf okuyucusu, photoshop uygulayabileceğiniz resim düzenleyicisi (GİMP), arsivi açmak için sıkıştırma programları gibi yazılımları yüklü bulup kolayca çalıştırabilirisiniz.
Linux işletim sistemleri dayanıklıdır.
Birçok windows kullanıcısı windows'un çöktüğüne veya mavi ekran hatasına şahit olmuştur. Sık sık reset atma ihtiyacı duymuştur. Ama bu olasılık linux'ta çok düşüktür. Bir linux işletim sistemi bazı güncellemeler dışında yeniden başlatmadan yıllarca çalışabilir. Bu yüzden birçok internet sunucusu linux'ı tercih etmektedir.
Linux arka planda daha hızlıdır.
     Bir windows kullanıcısıysanız eğer windows hizmetleri ve birçok güncellemeler sizin isteğiniz dışında arka planda çalışmakta olup bilgisayarıda yavaşlatmasına sebep olmaktadır. Ama örneğin ubuntuda böyle birşeye rastlamak çok zordur. Güncellenecek programların hepisini bir yazılım ile sağlayabilirsiniz.
Linux sürücülere ihtiyaç duymaz.
     Windows kullanıcıları birçok sürücü yazılımlarını kurmak zorundadır. Her donanım için son sürüm yazılımları donanım sihirbazı ile temin etmek zorunda kalacaksınız. Ekran kartı, ses kartı, cd sürücüsü, klavye, fare gibi donanımlar için yazılımları bulup yüklemek hayli zaman gerektirecek. Linux ta ise tüm sürücüler sistemin çekirdeğiyle beraber gelir.
                                                                                                         Zübeyir KİLCİ

EMT-Fatih Projesi

     Fatih projesi Milli Eğitim Bakanlığı tarafından öğrencilerin daha teknolojik verimli ortamlarla konuyu kavrama konusunda okullarda uygulanan teknolojik çalışmalardır.

Neden "Fatih" Projesi
     Fatih projesi hem isminden de anlaşılacağı gibi bir devrim niteliği taşımakla beraber hemde bir sözcük grubunun açılımının kısaltmasıdır. Faith projesi "Fırsatları Artırma Teknolojiyi İyileştirme Harekatı" sözcüklerinin kısaltmasından oluşur.


Fatih Projesinin İçeriği Nedir?
     Fatih projesi Ulaştırma Bkanlığınında desteği ile 3 yılda bitmesi hedeflenmiştir. Projenin başlıca güzelliklerinden biri ilk ve orta öğretim okullarının tamamında bilişim teknoloji (BT) sınıflarının oluşturulmasıdır. Bu sınıfların herbirinde birer adet akıllı tahta, projeksiyon cihazı, yazıcı tarayıcı gibi donanımların sağlanması amaçlanmıştır. Proje kapsamında BT sınıflarının yanında her okulda idari kişiler için bir dizüstü bilgisayarı, bir bilgisayar labaratuvarı ve her öğrenciye e-kitap(tablet bilgisayar) verilmesi hedeflenmiştir.

Projedeki Sorunlar Nelerdir?
      Proje kapsamında yöneticilerin teknoloji araçları konusunda yeterli bilgiye sahip olmaması. Bilgiyi verecek bazı yöneticilerin teknoloji konusunda önyargılı davranış sergilemeleri ve projenin ekstra bir iş yükü getireceğine inanmaları. Bazı öğrencilerin bilgisayar konusunda yeterli bilgiye sahip almaması ve boş zamanlarda bilgisayarı oyun aracı olarak görmesi. Yine öğrencilerin doğru bilgisayar kullanımında yeteri bilince sahip olmaması ve internet üzerinden gelebilecek tehlikelere karşı bilinçsiz olması.

Sorunla Nasıl Giderilebilir? 
      Her okulda alanında uzman öğretmenler tarafından destek oluşturulmalı. Böylelikle Bt öğretmenlerinin önü açılmalıdır. Öğrencilerin tablet bilgisayar ve teknolojik cihazlara erişimi konusunda bilgilendirme yapılmalı
    Sonuç olarak Faith Projesi ülkenin doğusunda ve batısında her türlü cihazlarla öğrencileri derse daha iyi motive etme ve dersi daha iyi anlama çabasında uygulanan geleceğe dönük bir projedir.

                                                                                                         Zübeyir KİLCİ

26 Ekim 2012 Cuma

23 Ekim 2012 Salı

EMT-Tasarım Unsurları Özet

Tasarım Hangi Süreçleri İçerir?

Analiz -------> Tasarım --------> Geliştirme --------> Uygulama(Kullanım) ---------> Değerlendirme
                      - Motivasyon
                      - Geridönüt
                      - Değerlendirme
                      - İçerik Sıralaması
                      - Görsel Tasarım

    Bir tasarımdan önce yapmamız gereken ilk şey analiz etmektir. Buda bize analizin ne olduğu hakkında bilgi edinmemizi gerektiriyor. Analizin her terime göre benzer anlamları olmakla beraber tasarıma göre analiz; tasarımızı ele almadan önce yapacağımız materyali kafamızda ince ayrıntılara ayırarak düşünmemizdir. Bunda sonra tasarım kısmına geçebiliriz. Tasarımdan sonra yaptığımız materyali geliştiririz uygularız ve son aşamada ise değerlendirmeye alırız. Biz işin tasarım süreci ile ilgilendiğimizden dolayı tasarım sürecine bir bakalım.
   Tasarım sürecinde bize gereken bazı unsurlar vardır. Bunlar motivasyon, geridönüt, değerlendirme unsurlarıdır. Motivasyonu John M. Keller maddelere ayırarak daha iyi algılamamızı sağlamıştır. Buna ARCS Motivasyon modeli denmiştir. ARCS; attetion, revelance, confidence, satisfaction kelimelerinin baş harfleridir. Yani; motivasyon için bize gerekli unsurlar dikkat, ilgi, güven ve tatmindir. Dikkat derken burdaki anlam bizim dikkatli olmamız değildir. Yaptığımız materyal tasarımda dikkatleri çekip kişilerdeki sorgulama becerileri hareket ettirmektir. İlgiyi ise ilişki olarakta tabir edebiliriz. Binevi empati kurmaktır. Yani kişilerdeki sorgulamayı güdüledikten sonra anların ihtiyaçlarına göre nasıl cevap verebilmeyi düşünmektir. Güven kişinin başarıya ulaşması için en önemli unsurlardan biridir. Konuyu öğrenmek için gereken çaba ise güvenden gelir. Doyum bir diğer anlamıyla tatmin ise kişinin bu üç aşama sonunda motivasyon kaybına uğramamadı için gösterilen çabadır. Yani kazanılan yeteneklerin devam ettirilmesi için imkanlar sağlamaktır.

21 Ekim 2012 Pazar

EMT - Bireysel Farklılıklar


Amaç: İnsanlarda bireysel farklılıkları oluşturan nedenler nelerdir?
                İnsanoğlu her devirde kendisine kolaylık sağlayacak yöntemler araştırmıştır. Kimi kişiler kendini geliştirmekle beraber kimileri ise başkalarının sağladığı faydalarla kendini geçindirmiştir. Bununla beraber insanlarda bireysel farklılıkları ele alacak olursak bunun aslında bir bütün hâlde düşünülmesi gerekir. Bireysel farklılıklar ilk olarak başta da bahsedildiği gibi zamana göre değişiklik göstermiş diyebiliriz. İlk insanoğlu geçimini ilkel araçlarla sağlarken sonraki devirler daha karışık cihazlar ve daha çok bilimle meşgul olmuştur. Buradan ise ilk olarak bireysel farklılıkların zamana göre değişiklik göstermiş olduğunu düşünebiliriz. Fakat bizi ilgilendiren kısım ise aynı zaman dilimi içerisindeki bireysel farklılıkların nedenleridir?
                Bireysel farklılıklar cinsiyete göre farklılık göstermekle beraber zihinsel yeteneklilik, fiziksel bozukluklar, psikolojik,-duygusal problemler ve genel sağlık problemlerine farlılık göstermektedir. Cinsiyete göre bireysel farklılık nasıl değişir dersek yapılan bir araştırmaya göre ilkokul çağında kızların zeka seviyesinde erkeklere göre daha başarılı gelişle gözlemlenirken erkeklerde ise ergenlikte durum tersine döndüğü gözlemlenmiştir. Ergenlik dönemi sonrası yapılan araştırmaya göre kızların dil konusunda gelişimi gözlemlenirken erkeklerde ise sayısal ve mekanik gelişme ağırlık göstermektedir. Tabi bütün bunlar işin istatistik kısmıdır.
                Bireysel farklılıkların değişiklik göstermesindeki en temel sebep ise zihinsel yetenekliliktir. Zihinsel yetenekliliğin kişiden kişiye farklılık gösterdiği gibi kardeşler arası bile farklılıkların olduğu gerçektir. Kimi çocuk 6 yaşında kendi kıyafetini giymeyi öğrenirken kimisi ise bunu 3 yaşında gerçekleştirir. Zihinsel yetenekliliğin yanı sıra diğer bir neden ise öğrenme bozukluklarıdır. Eğitimi kötü olan bir okulda yetişmiş bir öğrenci ile eğitimi yüksek seviyede olan bir okulda yetişmiş öğrencinin konuyu algılama kapasitelerinde farklılıklar gözlenir.
                Konuyu toparlayacak olursak zor ve kolay anlayan bir öğrencide bireysel farklılığın sebebinin başında zeka yeterliliği gelmekle beraber öğrenme bozuklukları, zihinsel-duygusal-fiziksel problemler ve genel sağlık sorunları bunu takip eder.
                                                                                                   Zübeyir KİLCİ

14 Ekim 2012 Pazar

EMT- Öğrenme Biçimleri

Sevgili arkadaşlar öğrenme biçimleri konusu basit bir konu olmamakla beraber, aslında örneklere sığmacak kadar kapsamlıdırda diyebilirim. Bende yapmış olduğum araştırma ile bu konuyu ayrıntılı olarak ele almış bir dökümanı sizlerle paylaşmak istedim.
Taksonomi nedir?
Öğrenme biçimleri nedir?
Kaç çeşit öğrenme şekli vardır?
Bilişsel Duyuşsal Psikomotor Alan nedir?
Konuya dair bütün örnekler ve
Tüm ayrıntılar için buraya tıklayınız.

10 Ekim 2012 Çarşamba

EBT - Roman Özeti

Romanın Adı: Dijital Kale
Yazarı: Dan Brown
Kahramanları: Susan Fletcher, Davit Becker, Ensei Tankado, Trevor Sthratmore
Konusu:
           Dijital Kale Amerika'nın çok gizli bir kuruluşu olan Ulusal Güvenlik Teşkilatı (NSA) nın çözülemez bir şifre olan Dijital Kale ile mücaadelesini konu ediniyor.
          NSA'nın sadece Amerika'nın %3'ünü bilmekteydi. Bu kuruluş telefon ve e-posta ları her şekilde kontrol edebiliyor ürettikleri TRANSLTR ile her türlü şifreleri kırabiliyorlardı. Genç, güzel ve zeki bir kadın olan Susan Fletcher'da bu kuruluşun ilgisini çeken bir kadındı. Susan Fletcher NSA tarfından çağırılmış ve işe alınmıştı. Bir zaman sonra en uzun şifreleri bile en fazla dakikalar içerisinde çözen TRNSLTR çözülmeyen bir şifre ile karşı karşıya gelmişti. Şifrenin sahibi ise, bir zamanlar NSA da görev almış ancak NSA'nın çok gizli bilgilere erişme hakkı olduğunu öğrenince insanın özel bilgilerine erişilmesine karşı olduğu için istifa eden, çok zeki ve ahlaklı biri olan Ensei Tankado idi. NSA nın başkanı Trevor Sthratmore ise tüm dünyaya duyurmadan bu şifreyi bir şekilde çözmeyi amaç edinmişti. Bunun içinde altı dilde uzmanlık almış dünyaca ün yapmış, Susan Flether'in sevdiği adam olan Davit Becker görevlendirilir. Bir çok beklenmedik olaylar içerisine sürükleyen bu roman NSA'nın bu şifre ile mücadelesini anlatır.
          Bu kitapta beni etkileyen en önemli şey ise romanda anlatılanların dolaylı olarak gerçek olması ve dünyada böyle bir kuruluşun bulunma gerçeği.